Skleroderma Nedir, Renal Krizi, Belirtileri, Nasıl Teşhis ve Tedavi Edilir ?

  • HASTALIKLAR
  • Skleroderma Nedir, Renal Krizi, Belirtileri, Nasıl Teşhis ve Tedavi Edilir ? için yorumlar kapalı
  • 1.933 kez görüntülendi

Skleroderma Nedir, Renal Krizi, Belirtileri, Nasıl Teşhis ve Tedavi Edilir ?

Skleroderma cilt kalınlaşması, spontan yara oluşması, kan damarlarının tutulumu ve aşırı derecede aktif bağışıklık sistemi ile ilişkili olarak çeşitli derecelerde inflamasyonlar ile karakterize, bağ dokusunun otoimmün bir hastalığıdır.

Otoimmün hastalıklar, vücudun kendi dokularına saldırı olduğunda ortaya çıkan hastalıklardır. Skleroderma, ciltte skar dokusunun oluşumu yani fibrozis ile karakterizedir. Bu böbrek gibi organlarda da görülebilir.

Skleroderma, lokalize veya yaygın yani iç organları etkileyen “sistemik skleroderma” olarak 2 sınıfa ayrılır.

“Özel Hayat Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr.Hüseyin ÇELEN” Skleroderma hakkında bilgiler verdi.

Skleroderma neden olur ?

Sklerodermanın nedeni bilinmemektedir.

Bazı genler yani kalıtsal faktörler bulunmasına rağmen, çevresel faktörler de rol oynuyor gibi görünmektedir.

Kadınlarda erkeklerden 8 kat daha sık görülür.

Skleroderma için risk faktörleri nelerdir ?

Bazı genlerin skleroderma ile ilişkili olduğu bilinen bir durumdur, çevresel faktörler ve muhtemelen bazı virüsler, genetik olarak hassas insanlarda sklerodermanın gelişimini tetikleyebilir.

Skleroderma nasıl sınıflandırılır ?

Skleroderma lokalize skleroderma ve sistemik skleroz olmak üzere iki ana gruba ayrılır.

Sistemik skleroz, cilt tutulumunun yaygınlığı ve bazı klinik ve laboratuvar özelliklerdeki farklılıklar esas alınarak “diffüz kutanöz” ve “sınırlı kutanöz” olmak üzere iki tipe ayrılır.

Sklerodermanın lokalize formlarında, sistemik sklerozdan farklı olarak iç organ tutulumu bulunmazken, deri lezyonlarının dağılımı ve özellikleri de sistemik sklerozdan oldukça farklılık gösterir.

Lokalize skleroderma, başlıca genç erişkinler ve çocukları tutar ve bayanlarda daha sık rastlanır.

 

Morfea:

Morfea sklerodermanın lokalize biçimidir.

Ciltte kırmızı veya mor lekelere neden olan, nadir görülen bir cilt rahatsızlığı tipidir. Bu durum genellikle gözde, kollar ve bacaklarda görülür.

Morfea bazen eklem hareketlerini kısıtlayabilir.

Hastalık deride eritematöz veya menekşe renk değişikliği ile başlar ve daha sonra sklerotik hal alır. Sistemik sklerozdan histopatolojik ayrımının yapılması mümkün değildir.

Lezyonlar çok sayıda olabilir, ancak genellikle  3-5 yılda geriler.

Jeneralize Morfea:

Sklerotik deri lezyonları daha fazla sayıda ve daha geniş alana yayılmıştır. Ancak, sistemik sklerozdan farklı olarak el bileği derisi tutulmaz.

Ağır olgularda, kontraktürler, ekstremitelerde fonksiyon bozuklukları ve ülserler gelişebilir.

Lineer Skleroderma:

Bu tip, yüzde veya bir tek ekstremite üzerinde sklerotik band ve hiperpigmentasyon ile karakterizedir.

Çocuklarda yüz tutulumu (coup de sabre) asimetrik bir büyüme ve yüzde şekil bozuklukları ile birliktedir. Eozinofili ve poliklonal hipergammaglobulinemi görülebilir.

Skleroderma yaygın türü deriye ek olarak iç organları da içerir. Sistemik skleroz adı verilen bu tip, diffüz veya sınırlı olarak cilt tutulumunun derecesine göre alt kategorilere ayrılır.

Diffüz kutanöz sistemik skleroz:

Diffüz kutanöz tip SS’da semptomlar genellikle hızlı başlangıçlıdır.

Raynaud fenomeni, el ve ayaklarda şişlik, diffüz kaşıntılar olur.

Diffüz kutanöz tip SS’da cilt tutulumu gövdeye doğru yayılım gösterir.

Ciltte sertleşme aylar-yılllar içinde hızlı bir seyir gösterir.

Bu hastalarda, özellikle hastalığın ilk 3 yılı içinde ciddi organ tutulumu riski artmıştır.

Yüksek cilt skoruna sahip hastalarda, böbrek tutulum riski ve mortalite oranı artmıştır.

Hastaların yaklaşık % 30-40’ında anti-Scl-70 (anti topoisomeraz I) antikoru pozitiftir.

Sınırlı kutanöz sistemik skleroz:

Cilt tutulumu, sadece yüz, boyun ve ekstremitelerle sınırlıdır.

Raynaud fenomeni yine mevcuttur.

Özofagus hipomotilitesi ve pulmoner hipertansiyon hastalığın geç dönemlerinde ortaya çıkabilir.

Sınırlı sistemik sklerozlu hastaların yaklaşık % 70-80’ inde “anti-sentromer antikor“ pozitifliği vardır.

CREST sendromu (kalsinozis, Raynaud fenomeni, özofagus dismotilitesi, sklerodaktili, telenjiektazi) bu tipte yer alır.

C – Kalsinozis 

Deride küçük kalsiyum birikimine işaret eder.

R -Raynaud fenomeni

Parmaklar,  burun, dil veya kulaklara kan sağlayan küçük damarlarının spazmı anlamına gelir.

Bu alanlar aşırı soğuğa maruz kaldıktan sonra, bazen de aşırı derecede ısı veya duygusal üzüntü ile beyaza, sonra maviye, daha sonra kırmızıya dönüşür.

E -Özofagus hastalığı

Özofagusun alttaki üçte ikisinin kötü işleyen kasları ile karakterizedir. Bu durum, mide asidinin özofagusa geri kaçarak mide ekşimesi, iltihaplanma ve özofagusu daraltan potansiyel yara izine neden olan anormal geniş bir özofagusa neden olabilir.

S -Sklerodaktili

Parmakların veya ayak parmaklarının derisinin lokalize kalınlaşması ve şişmesidir. Ciddi hareket kısıtlılığına neden olabilir.

T -Telanjiyektaziler

Genellikle yüz, ellerde ve ağızda küçük kırmızı bölgelerdir. Bu alanlar bastırıldıklarında beyazlaşan ve genişleyen kılcal damarları temsil eder.

Bazı hastalarda skleroderma ve römatoid artrit, sistemik lupus eritematosus ve polimiyozit gibi diğer bağ dokusu hastalıklarının “çakışmaları” vardır.

Sklerodermanın özellikleri polimiyozit, sistemik lupus eritematozus ve bazı anormal kan testleri ile birlikte mevcut olduğunda, durum Mikst bağ dokusu hastalığı (MCTD) olarak adlandırılır.

Skleroderma’ya benzeyen hastalıklar nelerdir ?

Eozinofilik Fasiitis:

Hastalık ekstremitelerde şişlik ve ağrı ile başlar ve ön kol, bacaklar, daha az sıklıkla eller, ayaklar ve gövdede,
deri ve subkutanöz dokularda indürasyon oluşur.

Hastalarda Raynaud fenomeni ve iç organ tutulumu yoktur.

Hastalığın erken dönemlerinde, eozinofili, yüksek eritrosit sedimentasyon hızı ve poliklonal hipergammaglobulinemiye rastlanır.

Kesin tanı, tutulan bölgelerden derin fasiayı da içine alan biyopsi ile konur.

Eozinofilia Miyaljia Sendromu:

Triptofan alınımını takiben sklerodermaya benzer cilt değişiklikleri, eozinofili, periferik nöropati ve miyalji ile karakterize bir hastalıktır.

Vinil klorid ve bleomisin kullanımı

Sklerodermaya benzer değişiklikler yapabilir.

Skleroderma belirtileri ve bulguları nelerdir ?

Sklerodermanın semptomları, mevcut sklerodermanın türüne ve etkilenen bireyin tutulumunun derecesine bağlıdır. Skleroderma deriyi, özofagusu, kan damarlarını, böbrekleri, akciğerleri ve bağırsakları etkileyebileceği için, belirtiler vücudun birçok bölgesini etkileyebilir.

Yüksek kan basıncı potansiyel olarak ciddidir ve böbrek hasarına ve böbrek (renal) krizine yol açabilir. Renal kriz belirtileri baş ağrısı, yorgunluk ve şiddetli vakalarda inme yani felçtir. Kan basıncının izlenmesi ve kontrolü çok önemlidir.

Akciğerlerin sklerodermadaki enflamasyonuyla skar oluşabilir, özellikle fiziksel zorlamalarla nefes darlığı ortaya çıkar.

Pulmoner hipertansiyon gelişebilir, bu da nefes darlığına neden olur.

Skleroderma kalbi tutarsa düzensiz kalp ritimleri ve kalpte iltihap (perikardit) görebilir.

Bağırsakları etkileyen skleroderma çoğunlukla kabızlığa neden olur, ancak aynı zamanda karın krampları ve ishale neden olabilir.

Skleroderma tanısı nasıl konur, nasıl teşhis edilir ?

Skleroderma sendromunun tanısı, hastalığın klinik özelliklerinin saptanmasına dayanır.

Ek olarak, sklerodermalı neredeyse tüm hastalarda çeşitli otoimmün antikorlar ve antinükleer antikorların (ANA) pozitifliği mevcuttur.

Anti-Centromer antikor, hemen hemen sadece sistemik sklerozun sınırlı veya CREST formunda bulunur.

Anti-Scl 70 antikoru (antitopoizomeraz I antikoru) en çok yayılmış sistemik sklerozlu hastalarda görülür.

Herhangi bir iç hastalığın varlığını veya derecesini değerlendirmek için o organlara özgü diğer testler kullanılır.

Skleroderma yönelik tıbbi tedaviler nelerdir ?

Sklerodermanın tedavisi, semptomlara yöneliktir, kesin tedavisi yoktur.

Kan basıncındaki yükselmelerin agresif tedavileri, böbrek yetmezliğinin önlenmesinde son derece önemlidir. Kan basıncı ilaçları, özellikle lisinopril gibi anjiyotensin dönüştürücü enzim (ACE) inhibitörü sınıfı ilaçlar sıklıkla kullanılır.

Kolşisin ciltteki kalsinoz nodüllerine periyodik olarak eşlik eden inflamasyonu ve hassasiyeti azaltmada yardımcı olabilir.

Deri kaşıntıları, Eucerin, Lubriderm ve Curel gibi losyonlarla rahatlatılabilir.

Hafif Raynaud fenomeni sadece elle ısıtma ve koruma gerektirebilir. Parmaklarda, özellikle parmak ucu ülseri geçirmiş hastalarda, az miktarda kan pıhtılaşmasını önlemek için, düşük doz aspirin sık sık eklenir.

Orta derecedeki Raynaud fenomeni, nifedipin, nikardipin ve diltiazem gibi atardamarları açan ilaçlarla veya en çok etkilenen bölgeye uygulanan topikal nitrogliseridle tedavi edilir.

Tipik olarak depresyon için kullanılan, serotonin geri alım inhibitörleri olarak adlandırılan, fluoksetin kullanılabilir.

Şiddetli Raynaud fenomeni, kan damarlarının daralmasını tetikleyen parmağın sinirlerini kesen dijital sempatektomi gibi cerrahi prosedürleri gerektirebilir.

Özefagus tahrişi ve mide ekşimesi omeprazol, esomeprazol veya lansoprazol ile hafifletilebilir. Antasitler de yardımcı olabilir. Yatağın başını kaldırmak, iltihaplanma ve mide ekşimesi oluşturan yemek borusuna asidin geri akışını azaltabilir. Kafein ve sigara içmekten kaçınmak da yardımcı olur.

Unutmayın, skleroderma hastalarında akciğer kanseri gelişme riski artar. Bu kanser riski sigara içenlerde daha da fazladır.

Kabızlık, kramp ve ishal bazen tetrasiklin, eritromisin, siprofloksasin veya metronidazol ile tedavi edilebilen bakterilerden kaynaklanır. Sıvı alımının artması ve lif alımı, bu belirtilerin azaltılması için alınması gereken genel önlemlerdir. Bağırsak hareketini teşvik çeşitli ilaçlar mevcuttur.

Yüzdeki gibi telanjiektaziler lokal lazer tedavisi ile tedavi edilebilir. Telenjiektazileri kötüleştirebileceğinden güneş maruziyeti en aza indirilmelidir.

Ek olarak, organlardaki hastalığa kendiliğinden neden olan aşırı aktif bağışıklık sistemini bastırmak için ilaçlar kullanılır. Bu amaçla kullanılan ilaçlar arasında penisilamin, azatioprin ve metotreksat bulunur.

Skleroderma hastaları için hiçbir tıbbi ilaç evrensel olarak etkili bulunmamıştır. Bazı hastalarda hastalık hafif olabilir ve tedaviye ihtiyaç duymaz.

Bazı hastalarda hastalık ölümle sonuçlanabilir.

Sklerodermalı hastalar için prognoz (görünüm) nedir ?

Bir hastanın prognozu, genel sağlık durumunun ve komplikasyonların, özellikle yüksek tansiyonun tedavisinin yakından izlenmesi ile belirlenir. Bu tedaviler romatologlar, göğüs hastalıkları uzmanları, gastroenterologlar, nefrologlar ve kardiyologlar uzmanlar tarafından düzenlenir.

Organ riskinin kritik olduğu dönem genellikle deri tutulumunun ilk 3 yılıdır. Cilt semptomlarına sahipken 3 yıl içinde  organ iç sorunları yaşanmadığında, komplikasyon riskleri önemli ölçüde azalmış demektir.

Diffüz cilt tutulumu olan hastalar, sınırlı deri tutulumu olanlardakinden daha kötü prognoza sahiptir.

Akciğer hastalığı önde gelen ölüm nedenidir.

Skleroderma tedavisinde yeni gelişmeler neler ?

Sklerodermanın tedavisinde talidomid’in etkinliğini değerlendirme devam ediyor. Sklerodermanın erken akciğer hastalığını tespit etmek için daha hassas testler de değerlendirilmektedir.

Pulmoner hipertansiyon için yeni ilaçlar üzerine devam eden araştırmalar mevcut. Araştırmacılar ayrıca bazı ciddi skleroderma biçimleri için kök hücre transplantasyonunun olası rolünü değerlendiriyorlar.

Birçok araştırmacı, sklerodermaya neden olarak sitokinler olarak adlandırılan çeşitli hücre habercilerinin rollerini araştırıyor. Araştırmacılar şu anda halen relaksin adı verilen skleroderma tedavisinde gebelik hormonu üzerinde çalışıyorlar. İlk sonuçlar sklerodermayı iyileştirebileceğini düşündürmektedir.

Relaxin normal olarak pelvisin bağlarını gevşetir ve rahmini doğum için olgunlaştırır. Sklerodermada nasıl işe yarayacağı açık değildir.

Sklerodermayı önlemek mümkün müdür ?

Skleroderma otoimmün bir hastalıktır yani riskini önlemek veya azaltmak için herhangi bir önleme yöntemi veya diyeti yoktur.

 

Etiketler:

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.