Prostat Hastalıkları

  • ÜROLOJİ
  • Prostat Hastalıkları için yorumlar kapalı
  • 1.773 kez görüntülendi

Prostat Hastalıkları

Prostat sadece erkeklerde bulunan bir salgı bezidir. Kadınlardaki rahmin karşıtı bir organdır.

Prostat erkeklerde dış idrar yolunun ilk kısmını çevreleyen bir organdır. Mesane tabanında yer alır. Yetişkinde yüksekliği 20-25 mm kaidesinde ön-arka çapı 25 mm ve enine çapı 40 mm civarındadır. Ağırlığı 20-25 gramdır. Şekerli koniye benzer. Bir tabanı, tepesi, arka ön ve iki yan yüzü vardır.

Tabanı: Mesane yüzüdür. Enine bir çıkıntı ile ön ve arka iki parçaya ayrılır. Ön parça mesane ile komşu olup, önünden dış idrar yolunun prostatik parçası geçer. Arka parçada prostatik bir oluk bulunur. Bu oluk içerisinde Meni yolu borusu yer alır.

Tepe: Anüsten itibaren 3-4 cm öndedir.

Arka yüz: Konveks ve arka aşağıya bakar. Dikey bir oluk gösterir, prostatı iki yan parçaya ayırır.

Prostatın İç komşuluğu: Prostatın içinde bez dokusundan başka dış idrar yolu kanalı prostatik parçası, bunun üst kısmı çevresinde mesane büzücü kası bulunur.

Prostatın Görevi
Prostat bir dış salgı bezidir. Aynı zamanda organizmanın ikincil seks organıdır. En önemli vazifesi meninin % 95’ini teşkil ederek spermayı sulandırır. Böylece ejekulatın miktarını çoğaltarak döllenmeyi kolaylaştırır. Prostatik dokuda yüksek konsantrasyonda çinko vardır. Çinkonun karbonik anhidraz ve dehidrogenez enzimleriyle ilişkisi vardır. Çinko yetmezliklerinde prostat dumura uğrar.

Prostatik Sekresyon: pH 6,5 olup süt görünüşünde özel bir kokusu olan bir sıvıdır. İçerisinde fibronilizin, asit fosfotaz ve beta glukuronidaz enzimleri tespit edilmiştir. Ayrıca plazmadan daha fazla miktarda Na, K, Ca ihtiva eder. Anyon bakımdan daha fakirdir. Bol sitrat bulunur. Bunlardan başka aminoasitler, proteinler, lipitler, kolesterol bulunur.

Prostat ergenlik yaşına kadar faal değildir. Ergenlikte faaliyet göstermeye başlar 25 yaşına kadar artar daha sonra faaliyetinde yavaş yavaş düşme görülür.

Prostat İltihapları

Prostat iltihapları hâd (acil) ve kronik olmak üzere ikiye ayrılır:

1- Hâd (Acil) Prostat iltihabı:
Adi mikropların meydana getirdiği iltihaptır. Prostata kan yolu veya direkt olarak gelir. Sıklıkla dış idrar kanalı vasıtası ile gelen mikroplar prostatta iltihaba neden olurlar.

Belirtileri: İdrar yaparken huzursuzluk vardır. İdrarda yanma, sık idrara çıkma şikâyetleri olur. İdrar bulanıklaşır. İdrarın başında veya sonunda 1-2 damla kan gelir. Prostat şiş ve gergin olduğundan idrar yapmada güçlük ortaya çıkar. Torbaların alt kısmında ağrı vardır. Yüksek ateş olur. Titremeler bulantı ve kusmalar buna eklenir. Günlerce ve haftalarca devam edebilir. İdrar dış deliğinden çok defa akıntı olmaz. Daha sonra tedavi edilmezse şikâyetler hafifler veya apseye dönüşür. Böylece müzminleşir.

Teşhis: Akıntı varsa bu akıntının mikroskobik muayenesi yapılır. İdrar ve kan tahlilleri yapılır. Doktorun yapmış olduğu parmak ile makat muayenesinde prostat şiş, sıcak olarak parmağa gelir ve çok hassastır.

Tedavi:
1- Yatak istirahatı.
2- Sıvı ihtiyacını karşılamak için serumlar verilir.
3- Kabızlık varsa o düzeltilir.
4- Ağrı giderici fitiller kullanılır.
5- İdrar kültürü ve akıntıdan yapılacak tahlil ile mikrobun cinsi tespit edilerek uygun antibiyotik verilir.
6- Ön şikâyetler geçtikten sonra prostat mesajı yapılır.

2) Akut (Kronik) Prostat İltihabı

Çok defa bir belirti vermez. Orta yaşlılarda ve genç olgunlarda görülür. Acil prostat iltihabından sonra veya daha önce hiç belirti vermemiş prostat iltihabından sonra ortaya çıkar.

Belirtileri:
1- İdrar yapmada huzursuzluk, sık idrara çıkma, idrarda yanma, bazen idrarda kanama şikâyetleri olabilir. En önemli belirtisi idrar dış deliğinden gelen bir akıntıdır. Sabahları ilk idrardan önce çok fazladır. Rengi beyaz saydamdır. (Yeşil olmaması ile bel soğukluğundan ayrılır) Yapışkan bir sıvıdır. Salyaya benzer.
2- Çabuk yorulma, uyku bozuklukları, konsantrasyon bozuklukları vardır. Belin alt kısmında ağrı olur.
3- Seksüel arzu azalır. Sertleşme problemleri vardır. Erken boşalma görülür.

Teşhis: Akıntının mikroskobik muayenesinde mikroplar ve iltihap hücreleri görülür. Kan idrar tahlilleri yapılır. Ayrıcı teşhis için filmler çekilir. Ultrasonografi yapılır.

Tedavi:
1- Hastalık müzmin olduğu için çok defa antibiyotik fayda vermez.
2- Ağrı giderici fitiller kullanıla bilinir.
3- Sinirleri yatıştırıcı ilaçlar ve vitaminler verilir.
4- İstirahat sağlanır.
5- Sıcak su banyoları veya torbaların alt kısmına tatbik edilecek sıcak (Termofor) çok defa faydalıdır.
6- Doktor tarafından haftada iki defa uygulanacak prostat mesajı ile prostat içerisindeki salgı ve iltihap dışarı atılacağı için hasta rahatlar.
Prostat Büyümesi

50 yaşının üzerindeki erkeklerin 1/3’ünde meydana gelir. Tümör olarak telaki edilse de tümör değildir. Kadınların rahim büyümelerine benzer. Hormonsal etki ile meydana geldiği düşünülmektedir. Prostatın selim büyümesini kanser ile karıştırmamak lazımdır. Her ikisinde oluşum mekanizması değişik olup, biri meydana geldikten sonra diğeri onun devamı şeklinde olmaz. Fakat % 15 oranında ikisi beraber bulunabilir.

Oluşum Sebebi:
1- Çok defa kesin sebep belli değildir.
2- Müzmin iltihaptan sonra, damar sertliği, aşırı seksüel yaşam, beslenme faktörleri eskiden beri neden olarak gösterilse de prostatın büyümesinde bu etkenlerin rolü ispat edilememiştir.
3- Ayakta idrar yapma. Direk olarak prostat oluşumunda etkisi yoktur. Ancak ayakta idrar yapma sonucu idrarın bir kısmı idrar kesesinde (mesane) kalacağı için, bu artık idrara bağlı iltihap v.s gibi şikâyetler gelişir. Bu nedenle mesanede idrar bırakmamak ve tam boşalmayı sağlamak için oturarak idrar yapmak gerekir.
4- Hormonal Sebepler. Prostatın gelişmesinde testesteron (erkeklik hormonu) gibi birçok hormonun etkisi vardır. Bilhassa ergenlik çağındaki hormonsal aktivite ile prostat gelişir. Erkeğin 50 yaşından sonra hormonlarında (testestron) bir azalma meydana gelir. İşte bu hormonun eksikliği dolayısıyla prostatın belirli bölgelerine etki yapamayacağı için prostatın lopları büyür ve içerisinden geçen idrar dış kanalını sıkıştırır.

Etkisi:
Prostat büyüdükten sonra idrar dış kanalını dışarıdan tazyik ile sıkıştırır ve hasta idrar yapamaz duruma gelir.

Dış kanalın boyu uzar, yer değiştirir. Mesane içerisindeki idrarı boşaltamadığı için iç basıncı artar. İdrar kesesi kası aşırı büyür. İleriki safhalarda gevşer ve içerisinde daima bir miktar artık idrar bulur.

İdrar atılamadığı için böbreklerde önceleri şişme ve büyüme meydana gelir. Böbreğin havuzcuğu idrar ile dolar ve bu idrarın basıncı ile böbrek dokusu erir. Daha sonraki safhada böbrek dokusu ince bir kâğıt haline gelerek balon gibi şişer. Fonksiyonunu kaybettiği için atması gereken zararlı maddeleri atamaz. Kanda ürenin yükselmesi ile böbrek yetmezliği oluşur.

Belirtileri:
1- İdrar Belirtileri: İdrar yolları tıkanma derecesine göre belirtiler verir. Önceleri idrar çapı azalır ve idrar akımı yavaşlar. Ayakta veya oturarak idrar yaparken hasta ileriye doğru idrarını yapamaz. İdrar kesik kesik gelir. İdrar damlalar halinde akar. Tuvaletten dönüşte tam rahatlama yoktur. Mesanede hala idrar varmış hissi olur.

İdrar gelmesi için bir miktar beklenir. İdrar yapma yavaşladığı için idrar yapma süresi uzar. Mesanede idrar kaldığı için idrar varmış gibi olur. Sık sık idrara çıkılır. İdrarda kanamalar meydana gelir. Tabloya iltihapta karışırsa şikâyetler daha çok artar. Gece idrar kalkmalar olur. Normal insan geceleyin ya idrara çıkmaz veya bir defa kalkabilir. Fakat prostatı büyüyen hastada 3’ten fazla gece idrara kalkma olur.
2- Genel Belirtileri: İdrarın tam yapılmaması sonucu böbrekler kadar varan bir idrar durgunluğu vardır. Bu nedenle bele vuran ağrılar meydana gelir. Kanda üre yükseleceği için buna bağlı belirtiler gelişir: Bulantı, kusma, uyku hali, kilo kaybı olur.
İdrar kesesi çok şişecek olursa karın alt tarafında şişkin olarak ele gelir. Üzerine bastırılırsa idrar kaçırması olur.
3-Laboratuar Bulguları: İdrarda kanama veya iltihap hücreleri görülür. Kanada üre ve kreatinin artmıştır.
4- Röntgen Tetkiki: Düz böbrek filmi fazla bir şey göstermezse de ilaçlı film idrar kesesinin doluluğunu prostatın büyüklüğünü ve hepsinden önemlisi artık idrarı gösterir. Film çekildikten sonra hasta idrar yaptırılır ve tekrar film çekilir. Bu son filmde ne kadar idrar kaldığı görülmüş olunur. (Artık idrar)
5- Sistoskopi: İdrar yolundan sokulan ışıklı bir aletle idrar kanalına ve mesane içerisine bakılır.
6- Ultrasonografi: Bu tetkikte prostatın büyüklüğünü ve artık idrarı göstermesi bakımından önemlidir. Aletin makattan sokularak yapılan bir çeşidi daha vardır ki daha detaylı bilgi verir. Ayrıca prostatın kanseri ile normal büyümesi arasındaki farkı ortaya koyar.

Tedavi: Selim prostat büyümeleri her ne kadar ilerleyici bir hastalık olsa da yan etkileri ortaya çıkmadıkça ameliyat gerekmez. Fakat tıkanma fazla ise, şikâyetler varsa, kanama oluyorsa, tıkanma nedeni ile üre yükselmişse ameliyat uygulanılır.
1- Koruyucu Tedavi: Bu tedavi şekli aslında geçici bir tedavi olup hastayı rahatlatmak amacı taşır. İltihap varsa bu giderilir. Alkol gibi tahriş edici maddeler alınıyorsa bunlar yasaklanır. Sonda takılarak tıkanıklığın önüne geçilir.
2- İlaç Tedavisi: Hormon tedavileri eskiden beri denenmektedir. Son zamanlarda çıkan bazı ilaçlar mesanenin boşalmasını kolaylaştırmak amacı ile kullanılmaktadır. Prostatın büyümesi veya küçülmesine etkisi yoktur. Ancak hastayı büyük oranda rahatlatır. Yan etkisi olarak tansiyon düşüklüğü, halsizlik, ağız kuruluğu yapmaktadırlar.
3- Cerrahi Tedavi (Ameliyat): En etkili tedavi şeklidir. Ameliyat yapılması sebepleri şunlardır.
. Tam tıkanıklık: Prostat çok büyüdüğünden tam tıkanıklık yapar ve yan etkiler başladığından dolayı ameliyat düşünülür.
. Mesanede taş da varsa hem prostat ameliyatı hem de taş ameliyatı yapılır.
. İlaç ile önlenemeyen iltihaplar ve kanamada
. Hastanın şikâyetleri çok fazlaysa.
. Şayet hastanın üresi çok yüksekse idrar yollarına bir sonda konur ve 2-3 hafta beklenir, daha sonra ameliyat uygulanılır.

Ameliyat 2 şekilde yapılır:
1- Açık Ameliyat: 60 gramdan büyük prostatlarda açık ameliyat düşünülür. Bunu yanında mesane ile ilgili ameliyatlık bir durum varsa açık ameliyat tercih edilmelidir. Açık ameliyatta genellikle göbek altından kemiklere kadar olan kısım kesilerek karın içerisine girilip yapılır. Kanama kontrolü daha kolaydır. Prostatın büyüyen kısmı olduğu gibi çıkarılır. Hastanede yatma süresi biraz daha fazladır.
2- Kapalı Ameliyat: TUR aleti denilen bir alet ile yapılır. Bu alet ışıklı düz bir borudan meydana gelir. Kesici ve gözleyici kısımları vardır. İdrar dış deliğinden sokularak prostat dokusu ince dilimler halinde kesilir ve yıkama ile bu parçalar dışarı alınır. 45 gram olan prostatlarda uygulanmalıdır. Bundan daha fazla olan ameliyatlarda ölüm oranları artmaktadır. Kanam daha çoktur. Hastanın yatakta yatma süresi daha kısadır.
3- Balon İle Genişletme: Balonlu bir sonda dış idrar yolundan geçirilir ve prostatın olduğu yerde şişirilir. Deneme safhasındadır.
4- Lazer Ameliyatı: Lazer ile prostatın yakılması esasına dayanan bir metottur.
Prostat Kanserleri

Prostat kanserleri erkeklerde en sık görülen kanserlerdir. Akciğer ve bağırsak kanserlerinden sonra üçüncü sıradadır.

Sebebi:
1- Sebebi çok defa belli değildir. Prostat kanserleri bir yaşlılık hastalığıdır. 50 yaşın altında çok nadirdir. Genellikle 70 yaşından sonra görülür ve yaş ilerledikçe sıklığı artar.
2- Hormonsal sebepler: Prostat kanserli hastalara kadınlık hormonu verilirse kanserin gerilediği görülmüştür. Bu nedenle oluşumunda da erkeklik hormonu etken olarak düşünülmektedir.
3- Hava kirliliği, fazla yağla beslenme, sebepler olabilir.
4- Müzmin prostat iltihaplarından sonra kanser vakaları görülmüştür.

Yayılımı: Direk olarak çevre dokulara yayılabilir. Bir diğer yayılma yolu kan yoluyladır. Kanserli hücreler bu yol ile kısa zamanda Akciğere ve kemiklere yayılır.

Belirtiler: Erken devrede belirti vermediği için şikayetlere yol açmaz. Belirtiler ancak idrar yolunu tıkadıktan sonra ortaya çıkar. İdrar şikayetleri vardır. Zor idrar yapma, sık idrara çıkma, gece idrara kalkma şikayetleri daima bulunur.
Ağrı kesiciler ile geçmeyen bel ağrıları olur.

Tetkikler:
1- Kan ve idrar tahlilleri yapılmakla beraber özel bir belirti vermez.
2- Tümör Belirleyiciler: Birçok maddenin kanda aranması ile prostat kanseri teşhisi konmaya çalışılır. Asit fostataz, Prostatik Asitfosfataz (PAP), Prostat Spesifik Antijeni (PSA) bunlardan bir kaçıdır. Bu maddeler hem teşhis koyucu hem de tedavinin seyri hakkında bilgi verir.
3- Röntgen İncelemeleri: Düz ve ilaçlı böbrek filmleri bir fikir verebilir. Kanserin kemiklere veya Akciğerlere yayılıp yayılmadığını anlamak için kemik ve akciğer filmleri çekilir.
4- Ultrason ve Bilgisayarlı Tomografi: Hem prostat kanserini gösterme hem de yayılma derecesini anlamada önem arz eder.
5- Prostattan parça alma: Prostat kanserinden şüphelenildiği zaman gerek iğne ile gerekse başka bir yöntemle prostattan parça alınıp patolojide incelenir. Sonucun negatif çıkması kanser olmadığı anlamına gelmez.

Tedavi: Uygun tedavinin yapılabilmesi için tümörün durumu çok önemlidir. Kanser prostat içinde mi yoksa etrafa yayılmış mı? Akciğer ve kemikler gibi uzak yerlere sıçramış mı? Soruları önem kazanır.

1- Cerrahi Tedavi: İki yolla yapılır
Açık ameliyat: Prostat dokusu ve çevre dokuları ve organlar olduğu gibi çıkarılır.
Kapalı ameliyat: Kanserin ancak bölgesel kaldığı durumlarda TUR denen aletle yapılır.
2- Işın Tedavisi (Radyoterapi): Dışarıdan belirli derecelerde röntgen şuaları verilir. Böylece kanser hücreleri öldürülmeye çalışılır. Diğer bir metotta ise radyoaktif maddeler prostat dokusu içerisine yerleştirilerek kanser yayılımı önlenir.
3- Hormon Tedavisi: İleri devre prostat kanserlerinde uygulanılır. Bu amaçla kadınlık hormonu olan östrojen verilir
4- Testislerin Alınması: Erkeklik hormonu (Testestron) un prostat kanseri oluşumunda direk etkisi vardır. Erkeklik hormonu da testislerden salgılandığı için ameliyatla testisler alınır. Böylece prostat kanserini alevlendiren erkeklik hormonu kaynağı kurutulmaya çalışılır
5- İlaç tedavisi (Kemoterapi): Kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar prostat kanserinde de kullanılır. Başarı şansı % 48’dir.

Etiketler:

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.