Osteoartrit (Kireçlenme) ve Tedavi Yolları

  • Genel Sağlık
  • Osteoartrit (Kireçlenme) ve Tedavi Yolları için yorumlar kapalı
  • 857 kez görüntülendi

Osteoartrit (Kireçlenme) ve Tedavi Yolları

steoartrit, halk arasında bilinen ismiyle kireçlenme, eklemlerde kıkırdak dokunun  yapısında bozulma, kıkırdakta incelme, aşınma ve tahribatın ortaya çıktığı en sık görülen eklem hastalığıdır. En sık diz, kalça, el bileği ve omurgada görülmektedir. Eklem kıkırdağı ve altındaki kemik bütünlüğünün bozulmasına neden olan çok çeşitli etmenler sonucu ortaya çıkan semptom ve klinik muayene bulgularla karakterize bir hastalıktır.
Kadınlarda erkeklere oranla 2 kat fazla görülür. Genelde 50 yaşın üstünde ortaya çıkan bir durumdur. Hastalığın ilerlemesi ile birlikte eklemlerde yük taşınmasını sağlayan kıkırdağın tamamen ortadan kalktığı ve kemik yüzeylerin birbiri ile temas etmeye başladığı görülür. İlerleyen kıkırdak harabiyeti ile birlikte eklemde ağrı ortaya çıkar.

Osteoartrit (Kireçlenme) Kısaca

Yaşam editörleri tarafından hazırlanan hastalık kartlari ilgili hastalığa ait en çok merak edilen sorulara kısaca yanıt verir.

  • Dikkat
  • Normal
Osteoartrit (Kireçlenme) Nedir?

Osteoartrit halk arasında kireçlenme olarak bilinen genellikle diz, kalça, el ve omurga eklemlerini etkileyen bir hastalıktır. 

Osteoartrit (Kireçlenme) Nasıl Anlarım?

Osteoartrit kendisini eklem ağrısı ve katılığı şeklinde belli eder. Hareket zorluğu, çorap giyme, merdiven çıkma, yazı yazma gibi bazı aktivitelerin yapılamamasına yol açabilir.

Hangi Doktora/Bölüme Gidilir?

Osteoartrit için Fizik Tedavi bölümüne gidilir.

Osteoartrit Belirtileri

Osteoartrit Ne Demek

Osteoartritin temel belirtileri, eklem ağrısı ve katılığıdır. Bu durum osteoartriti olan eklemde hareket zorluğuna ve çorap giyme, merdiven çıkma, yazı yazma gibi bazı aktivitelerin yapılamamasına yol açabilir. Olası diğer belirtiler şunlardır:

  • Eklemlerde aşırı hassasiyet
  • Eklemlerin biraz daha büyük görünmesi veya eklem yumrusunun belirginleşmesi
  • Eklemlerde çıtlama sesi, eklem gıcırdaması
  • Hareket açıklığının daralması
  • Parmak sırtlarında oluşan ağrılı kistler
  • Kas kütlesinde azalma, güçsüzlük

Bu belirtiler aktivite yoğunluğuna ve hatta hava koşullarına bağlı olarak zaman zaman kaybolup tekrar ortaya çıkabilir. Osteoartrit vücuttaki herhangi bir eklemi etkileyebilir ancak en fazla kalça, diz ve parmaklarda görülmektedir.

Acı olmadan yaşamak nasıl bir şeydir, bilmiyorum. Öldüğümü sanıyorum kimi zaman. Her 5 dakikada bir kendimi çimdikliyorum.
Amanda – 59 yaşında Osteoartrit Hastası

Osteoartrit Nedenleri

Osteoartrit orta ve ileri yaşın hastalığıdır. 40 yaşından önce görülmesi nadirdir. Yaşlanma ile eklem kıkırdağında değişiklikler oluşur buna bağlı olarak dayanıklılığı azalır. Bu nedenle yaş ilerledikçe osteoartrit görülme sıklığı artar. Cinsiyet: Kadınlarda osteoartrit gelişme ihtimali daha yüksektir, ancak bunun nedeni bilinmemektedir.
Kıkırdak içeriğindeki maddeler kalıtımsal olarak belirlenmektedir. Bu nedenle de özellikle el osteoartritinde kalıtımsal faktörlerin rol oynadığı artık bilinmektedir.
Yıllar içinde oluşan tekrarlayıcı küçük travmalar eklemin yük taşıma yeteneğini bozmakta ve kıkırdak yıkımına neden olarak osteoartrite yol açmaktadır. Özellikle kilolu kişilerde diz gibi yük binen eklemlerde osteoartrit gelişimi buna bağlıdır.
Gut, Romatoid artrit, diabetik nöropati, paget hastalığı, septik artrit ve doğuştan kalça çıkığı gibi hastalıklar osteoartrit gelişme riskini artırırlar.
Aşırı kilolu olmak kalça ve dizlere ek bir baskı uygular. Uzun yıllar bu ekstra kiloyu taşıyan, eklemleri yumuşatma görevi gören kıkırdağın daha çabuk parçalanmasına neden olabilir. Araştırmalar, kilolu olma ile ellerde osteoartrit riskinde artış arasında bir bağlantı olduğunu bulmuşlardır. Bu çalışmalar aşırı yağ dokusunun eklemlere zarar verebilecek iltihaplı kimyasallar (sitokinler) ürettiğini de söylemektedir.

Bacaklarımı tek bir pozisyonda uzun süre tutamıyorum, çünkü onları hareket ettirmeliyim. Hareket ettirdiğimde acı diniyor.
Tony – 62 yaşında Osteoartrit Hastası

Osteoartrit Tedavi

Osteoartrit egzersizleridir. Osteoartritli hastalara yönelik egzersiz seçimi hastanın yaşı, komorbid hastalıkları, OA’nın derecesi göz önüne alınarak bireysel olarak planlanır. Buna göre eklem hareket açıklığı, germe, izometrik, izotonik, denge ve propriyosepsiyon ve aerobik egzersizlerin yaptırılır.

Egzersiz, kas gücünü artırır, eklem ağrısı ve tutuklukta azalma sağlar. Ayrıca günlük aktiviteleri için yardımcı ‘wolker’ denilen bir yürüteç veya baston kullanmak, o ekleme binen yükü azaltacak ve dengeyi sağlamaya yardımcı olacaktır. Sıcak veya soğuk (sadece inflamasyon olduğunda) uygulama, kısa bir süre için osteoartrit belirtilerini hafifletebilir.

Bunların yanısıra spa, masaj, akupunktur gibi bazı alternatif tedaviler, kısa bir süre için ağrıyı hafifletmeye yardımcıdır. Ancak, pahalı ve tekrarlayan tedaviler gerektirebilir. Ayrıca, alternatif tedavileri (bazen tamamlayıcı ya da bütünleyici olarak adlandırılır) uzun vadeli faydaları kanıtlanmamış ama hastalarda bazen geçici iyilik sağlayabilir.

Osteoartrit ilaç tedavisinde daha çok ağrıyı hafifletme amacı güdülmektedir.
İlaçlı tedavi yöntemleri arasında parasetamol ilk sırada gelir. İkinci aşamada kullanılan non-steroid anti-inflamatuvar ilaçların (NSAİ) yan etkileri göz önüne alındığında çok daha masum görünmektedir. Ancak pek çok hastada parasetamol ile ağrı kontrolü sağlamak zordur. Uzun süreli NSAİ kullanımının önemli yan etkileri de beraberinde getirir. Glukozamin-Kondroitin preparatları böyle durumlarda hastalara yardımcı olabilir. Gerektiğinde tramadol gibi zayıf opioidler, anti-depresan ilaçlar ya da nörotransmitter ilaçlar tedaviye eklenebilir. Eklem içi hyalüronik asit, ozon-oksijen ve PRP uygulamaları, seçilmiş hastalarda olumlu sonuçlar vermektedir.
Kortikosteroidler (kortizon) yoğun inflamasyon bulguları olan hastalarda eklem içi enjeksiyonlar kullanılabilir. Hiyalüronik asit denilen yağlayıcı bir form ile yapılabilir. Bazı hastalarda birkaç yıl, diz protezinde gecikmeye yardımcı olabilir.


İlaç tedavileriden bir sonuç alınamıyorsa ve hastalık ilerliyorsa ameliyat olmanız gerekebilir. Bu tür cerrahî müdahalelerle devamlı ağrılar ve fonksiyon kayıpları engellenebilir. Bazı hastalarda ise hasta olan eklem bütünüyle değiştirilebilir ve protez ameliyatı yapılabilir.

Artroskopik Cerrahi: Dizdeki hafif-orta kireçlenmelerde uygulanan bir yöntemdir. Özellikle de diz kapağı altındaki kireçlenmelerde çok iyi sonuçlar alınmaktadır.
Artroskopik cerrahi ile diz içindeki hasarlı kıkırdak ve yırtık menisküsler temizlenir ve düzeltilir. Ancak yeni bir kıkırdak oluşmaz. Sadece yüzeylerin düzeltilmesi ile sürtünme, aşınma ve ağrı azaltılır.
Ameliyattan sonra hastalar 4 saat hastanede tutulur ve ardından evine gönderilir. Ameliyat sonrasında ise ağrı oluşmamaktadır, bu yüzden hasta herhangi bir destek olmaksızın bacağına doğrudan yük verebilir. 3 gün buz uygulaması ve evde dinlenmenin ardından 10 ila 20 gün içerisinde gündelik işlerine dönebilirler. 2-3 ay sonra spora başlayabilirler.
3aylık süre zarfında dizde şişme devam etse bile bu hastanın gündelik işlerini aksatacak bir durum yaratmamaktadır.

Kemik Yönlendirme Ameliyatı: Hasta genç olduğunda ve dizin iç yarısının daraldığı, dış yarısının ise sağlıklı olduğu durumlarda yapılır. Kaval kemiğine yapılan bir açı değiştirme operasyonu ile bacağın yönü dışarı doğru değiştirilir. Böylece yürüme anında ağırlık içten dışa aktarılmış olur. Bu operasyon sonrasında hastalar 5 ila 10 yıl arası rahat bir yaşam sürebilmektedirler.
Bu açık yapılan bir ameliyattır. Kemiğe yapılacak tespit yöntemine göre ameliyat sonrası takip verilir. Hasta ameliyatın ertesi günü bir dizlik yardımı aracılığı ile dizine yük verebilmekte ve dizlerini bükebilmektedir.

Diz Protezi: Diğer tedavi yöntemlerine cevap vermeyen diz kireçlenmeleri diz protezi ile tedavi edilir. Protez, dizde eklem yapan 3 kemiğin eklem yüzeylerinin kesilerek çıkarılması ve bu yüzeylerin metal ve plastik ile kaplanarak yapılır.

Havalar değiştiğinde, soğuk ya da yağmurlu olduğunda, o zaman büyük ağrılar çekmeye başlarım… Kireçlenme için…
Fiona – 59 yaşında Osteoartrit Hastası

Osteoartrit İçin Bitkisel Tedavi Yöntemleri

Elma sirkesi de osteoartrit tedavisi için oldukça etkilidir. Anti-enflamatuar ve alkali oluşturan özellikleri, ağrı ve eklem sertliğinin azaltılmasına yardımcı olur. Ayrıca, eklemlerde depolanan toksinlerden kurtulmayı da sağlar.

2 çay kaşığı ham elma sirkesi 1 fincan suyun içerisine eklenir ve 1 çay kaşığı bal ile birlikte karıştırılır. Günde iki kez, tercihen yemek yemeden önce bu karışımın içilmesi gerekir.

1 çorba kaşığı organik elma sirkesi ve 1 çorba kaşığı ekstra sızma zeytinyağı karıştırılır. Etkilenen alana masaj yapmak için hazırlanan bu karışım yağı kullanılır.
Bu yöntemler ağrı ve iltihap yok olana dek her gün kullanılmalıdır.

Zencefil de osteoartrit için kullanılabilen besinlerden bir tanesidir. Bununla beraber diğer birçok sağlık sorunun tedavisi için de kullanılabilir. 2001’de bir bilim dergisinde yayınlanan bir çalışma, artrit ve romatoloji tedavilerinde zencefil özü kullanılmasının tedavi sürecine önemli katkılarda bulunduğu gözlemlenmiştir. Bu yüzden zencefil ile hazırlanan çeşitli kürlerin osteoartriti tedavi ettiği gözlenmiştir.

Ağrı, şişme ve iltihap gibi belirtileri azaltmaya yardımcı olan antioksidan ve anti-enflamatuar özellikler açısından oldukça zengin bir bitkidir. Ayrıca zencefil, içeriğindeki COX-2 ile vücut ağrılarına neden olan kimyasal maddenin bloke edilmesine yardımcı olur.

Her gün 2 – 3 bardak zencefil çayı içilmelidir. Çay yapmak için küçük bir parça zencefil kökü rendelenir ve 1 bardak suyun içine eklenerek 10 dakika boyunca kaynatılır. Sonrasında süzülür ve tatlandırmak için 1 çay kaşığı bal eklenerek güzelce karıştırılır.

Ayrıca, her gün bir dilim taze zencefil çiğnemek etkili olacaktır. Kullanılan zencefil taze zencefil ya da kuru zencefil olabilir. Yemeklere dahil edilerek de tüketilebilir.

Alternatif olarak hafta 1 2 kez etkilenen bölgelere zencefil yağı ile masaj yapılabilir.

Etiketler:

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.