Hayatımıza güzellik katan, damaklarımıza tat veren, neredeyse hayatımızın ve beslenmemizin ayrılmaz bir parçası haline gelen kakao, hemen her mutfağın başköşesinde bulunuyor. Ülkemize yabancı olan kakao çekirdekleri; hem antioksidanları hem de gerekli vitamin ve mineralleri barındırması dolayısıyla tüm dünyada kabul görmüş bir besin maddesidir. Kakao tohumlarının işlenmemiş hali, kakao çekirdekleridir. Ağaçta yetişen bu kakao çekirdeklerinin yüzyıllar boyunca öyle faydaları keşfedilmiştir ki, bu çekirdekler ” tanrıların yiyeceği” olarak tanımlanmıştır. Kakao ağaçları; Meksika, Orta ve Güney Amerika’ya özgü olan ağaçlardır.

Küçük büyük hepimizin bildiği ve çok sevdiği çikolatanın yapımında bu ham kakao çekirdekleri kullanılmaktadır. Kakao çekirdekleri kavrulduktan sonra şeker ve yağ ile birleştirilince eşsiz lezzette çikolatalara dönüşmekteler. Ancak bunları kavururken uygulanan yüksek ısı genelde ham kakaonun sahip olduğu güçlü faydalarını ve antioksidan özellikleri bir hayli azaltmaktadır.  Oysaki ham kako halinde kullanıldığında sayısız faydayı bünyesinde barındırmaktadır.

Kan basıncını dengeler!

Vücudumuzda kan basıncının yükselmesi ve dolayısıyla da pek çok hastalığın ortay çıkmasının sebebi, kan damarlarının daralması ve sertleşmesidir. Kakao ise flavonoid bakımından zengin olduğu için kan damarlarının esnekliğini artırarak kan basıncının düşmesine yardımcı olur. Bu konuda yapılan pek çok araştırma; kan basıncının dengelenmesi için yeşil veya siyah çay tüketmek yerine kakao bazlı ürünler tüketmenin daha faydalı olduğunu gösteriyor. Çünkü kakao; sistolik ve diyastolik kan basıncında olumlu değişikliklere yol açmaktadır. Bir diğer yandan antioksidan bakımından zengin olan kakao nitrik oksit üretimini de uyardığı için kan damarlarına destek olur, bu sayede dolaşım sisteminin sağlığı da korunur.

Çok güçlü bir antioksidan kaynağıdır!

Kakao üzerine yapılan karşılaştırılmalı araştırmalar, kakaonun yeşil ve siyah çaydan daha fazla antioksidan barındırdığını göstermiştir.  Kakaonun içindeki bu antioksidanlar vücutta bulunan oksijen bazlı serbest radikalleri nötralize ediyor, vücudu, hücreleri serbest radikallerden koruyor. Bunun yanında bol miktarda enolik fitokimyasallar ve flavonoidler içerdiği için de tüm vücut sağlığına oldukça fayda sağlıyor.

Kalp sağlığını koruyor!

Yapılan araştırmalar, kakao çekirdeklerinin kalp sağlığı için oldukça yararlı olduğunu kanıtlar niteliktedir. Kakaonun sahip olduğu polifenoller kardiyovasküler sistem için oldukça faydalıdır. Araştırmalara göre; kakao çekirdekleri bulunan polifenoller, kan basıncını düşürebiliyor. Sağlıklı ve dengeli kan basıncı da kalp sağlığının korunması anlamına geliyor. Bir der yandan kakao çekirdeklerin içerdiği yoğun miktardaki magnezyum da kakaoyu kalp sağlığı için önemli bir besin haline getiriyor. Bu sayede kalbin yeterli miktarda kan pompalamasına yardımcı olan kakao, içerdiği magnezyum sayesinde de kan pıhtılaşması riskini azaltıyor. Dolayısıyla da kakao tüketen kişinin felç ve kalp krizi yaşama riski azalıyor.

Kötü kolesterolü düşürür!

Düzenli olarak ham kakao tüketimi kandaki LDL olarak bilinen kötü kolesterol seviyelerini azaltıcı etki gösteriyor. Kandaki kötü kolesterol oksidasyonunu engellediği için kalp krizi ya da inme risklerin ortaya çıkması da önlenmiş oluyor. Araştırmaların sonuçlarına göre kakao kötü kolesterolü düşürdüğü gibi, iyi kolesterolü de yükseltiyor.

Beynin işlevlerini geliştirir!

Kakaonun beyindeki kan akışını artırdığını kanıtlayan bilimsel çalışmalar bulunmaktadır. Kakao tüketen kişinin zihninde bir dinginlik, canlanma meydana gelmektedir. Kakao, kısa süreli hafızayı geliştirmekte ve genel uyanıklık düzeyini de artırabilmektedir. Bununla birlikte kakao, yüksek oranda flavanol içerdiği için de uykusuzlukla mücadele edebilir, konsantrasyon ve hafızayı geliştirir.

Doğal bir antidepresan özelliği gösterir!

Kakao çekirdekleri depresyonla mücadele etmek için faydalı olduğu bilinen enzimleri içerdiğinden, bolca kakao barındıran çikolataların da mutluluk hormonu salgıladığına dair bilgiler mevcuttur. Serotonin, dopamin ve feniletilamin hormonları, pozitif ruh sağlığı ve mutluluk duygusunu teşvik etmek vücut tarafından salgılanmaktadır. Bununla birlikte kakaonun uzun süren mutluluk duygusu yaratmakta da etkin olan enzimleri içerdiği de bilinmektedir.

Uzun süreli enerji verir!

Yorgun, halsiz, uyuşuk hissedilen bir dönemde içilen bir fincan sıcak kakao kişiye kendini hem iyi hissettirir hem de kişinin enerji seviyesini artırır. Çünkü kakao çekirdeklerinde bulunan uyarıcı maddeler bu konuda oldukça güçlü ve etkilidir. Bunun yanında, kakao tüketiminin anksiyeteyi rahatlatmak için de faydalı olabildiği düşünülmektedir.

Kilo verme sürecini destekler!

Kakao çekirdekleri tüketiminin kişindin kilo vermesine yardımcı olabileceğine dair bilgiler mevcuttur. Son dönemlerde araştırmacılar kakao tüketiminin insülin duyarlılığını geliştirmeye etki edebileceği üzerine çalışmalar yapmaktalar. Kilo alma, nihayetinde obezite ve insülin duyarlılığı arasında bulunan ilişki incelendiğinde kakaonun iyileşmeye, normalleşemeye destekçi olabileceği düşünülmekte. Ancak işlenmemiş ve yüksek kalitedeki kakao çekirdeklerinin bu konuda olumlu etki göstereceğine inanılmaktadır.

Kan şekerini dengeliyor!

Gereğinden fazla miktarda ve sık aralıklarla çikolata yemek kişinin metabolizmasında anormal durumlara rahatsızlıklara yol açmaktadır. Bu sorunlardan birisi de kesinlikle kan şekerinin yükselmesi, şeker hastalığıdır. Ancak kaliteli ve işlenmemiş kakao, kan şekerini kontrol altında tutmak için hücrelere etki etme yeteneğine sahiptir. Daha önceden şeker hastalığına yakalanmamış, sağlıklı insanlarla yapılan klinik testlerde kakaolu yiyecek ve içeceklerin kan şekerini yükseltmediği tespit edilmiştir. Aynı bağlamda saf kakaonun diğer ürünlere oranla kan şekeri değeri üzerinde en az etkiye sahip olan gıda ürünü olduğu da görülmüştür. İşte bu sebeple kaliteli ve saf kakaonun kan şekerini yükseltmediği, hatta dengelediği söylenebilmektedir.

Kanser karşıtıdır!

Antioksidanlar bakımından zengin olan gıdalarla beslenmek demek, kanserden korunmak demektir. İşte ham kakao çekirdekleri de yüksek oranda antioksidan barındırmaktadır. Günümüzde çok sık rastlanan kolon, meme ve prostat kanseri gibi üreme kanserlerinden korunmak için ham kakao çekirdeklerinin etkili olabileceğine dair veriler bulunmaktadır. Amerika’da yapılan bir araştırma da bu görüşü desteklemektedir. Bu araştırmaya göre kakao; içindeki bileşenler ve özellikle de polifenoller sayesinde normal hücreleri koruyor, kanser oluşumunu önlüyor, eğer varsa meme, prostat ve kolon kanseri hücrelerinin çoğalmasına da engel oluyor.

Bağışıklık sistemini korur, güçlendirir!

Kakaonun vücutta detoksifikasyon sistemine ve bilişsel sisteme yardımcı olduğunu gösteriyor. Bu bakımdan düzenli olarak kaliteli kakao çekirdeklerinden tüketen kişilerin bağışıklık fonksiyonu da artıyor, güçleniyor. Kakao; hem belirli bağışıklık hücrelerini düzenleme hem de bağışıklık fonksiyonunu modüle etme konusunda etkili olan bir besin maddesidir. Kakao tüketimi beyin oksijenlenmesini arttırdığı için demans gibi hastalıkların şiddetinin azalması için de faydalı olabiliyor. Ayrıca ham ve organik kakao tozu yüksek lif içeriğine sahip olduğu için kirliliği, atıkları, zararlı maddeleri vücuttan atarak detoksifikasyonu kolaylaştırmakta, vücudun savunma sistemini güçlendirmektedir.

Kakao tüketecek olanlara öneriler

  • Kakaonun yeterince tüketilmesi, aşırı bir tüketime gidilmemesi durumunda sağlıklı kişiler için faydalı ve güvenli olduğu bilinmektedir.
  • Kakao, kafein ve ilgili kimyasalları içerdiği için aşırı miktarlarda kakao tüketimi sinirlilik, sık sık idrara çıkma, uykusuzluk ve hızlı bir kalp atışı gibi yan etkilere neden olabilir.
  • Her hangi bir rahatsızlığı bulunan, bir tedavi gören kişilerin kakao tüketiminden önce doktora danışmaları gerekir. Çünkü kakao hem bazı hastalıkların şiddetini artırabilir hem de kullanılan ilaçlarla birleşince olumsuz etkilete yol açabilir.
  • Kakao alerjik deri reaksiyonlara, kabızlığa neden olabilir, migren tetikleyebilir. Ayrıca mide bulantısı, bağırsak rahatsızlıklarına, midede guruldama ve gaz gibi sindirim şikâyetlerine de neden olabilir.
  • Kakao çekirdeklerinden elde edilen kakao yağının cilde uygulanması pek çok insan için güvenli olarak kabul edilmektedir. Fakat kakao yağı, bazı kişilerde cilt döküntülerine sebep olabiliyor.
  • Kakaonun hamilelik ve emzirme dönemlerinde güvenli olduğu düşünülmektedir. Ancak bu dönemler hassas ve kişiye göre değişebilen sorunlar barındırdığından tüketimi konusunda doktordan bilgi almak faydalı olabilir.