Entamoeba Histolytica (Amip) Kist ve Trofozoidi ve Amibiazis

  • HASTALIKLAR
  • Entamoeba Histolytica (Amip) Kist ve Trofozoidi ve Amibiazis için yorumlar kapalı
  • 1.514 kez görüntülendi

Entamoeba Histolytica (Amip)  testi gaita parazit incelemelerinde çok istenen testlerdendir.

Özellikle kanlı ve mukuslu ishal vakalarının araştırılması sırasında istenir.

Amibiazis, bir protozoon olan Entamoeba histolytica tarafından meydana getirilen bir enfeksiyon hastalığıdır. Özellikle subtropikal ve tropikal bölgelerde yaygındır.

Altyapı ve sanitasyon koşullarının yeterli olmadığı, kalabalık bölgelerde daha sık görülür.

İnsanlara kisti içeren gıdalar ve su ile bulaşır. Şehirlerde rastlanan salgınlardan genellikle kontamine içme suları sorumludur.

Tek taşıyıcısı insandır ve insan dışı canlılarda hastalık meydana getirmez.

Geçmişte Entamoeba histolytica, virülansı farklılık gösterebilen tek bir tür olarak tanımlanmış olduğu halde, günümüzde “entamoeba kompleks” olarak adlandırılan grubun, morfolojik özellikleri birbirinin aynı olan iki türden oluştuğu kabul edilmektedir.

E. dispar, kalın bağırsakta stabil komensal olarak bulunur ve hastalık meydana getirmez.

E. histolytica da komensal olabileceği gibi değişen derecelerde virülans göstererek bağırsak duvarına invazyon yapabilir.

Dünyada yaklaşık olarak 500 milyon kişinin entamoeba ile enfekte olduğu ve bu enfeksiyonların yalnızca %10 kadarından E. histolytica’nın sorumlu olduğu bildirilmektedir.

Diğer yandan E. histolytica taşıyıcılarının yalnızca %10 kadarında semptomatik tablonun ortaya çıktığı bildirildiğinden, ışık mikroskobu ile Entamoeba enfeksiyonu tespit edilen kişilerin yalnızca %1 kadarında invazif amebiazis gelişme olasılığının bulunduğu ifade edilmektedir.

Dışkı yoluyla atılan trofozoidler dış ortamda çok kısa bir süre içine öldüğü halde, kist formları uygun sıcaklık ve rutubet koşullarında, haftalarca hatta aylarca insanı enfekte edebilme özelliklerini muhafaza eder.

Entamoeba histolytica, vücuda ağız yoluyla girer.

Trofozoid formları, mide asidine duyarlı olduğundan enfeksiyon meydana getirmeleri söz konusu değildir.

Enfeksiyon kistler tarafından gerçekleştirilir. Etkenin kist formundan trofozoid formuna geçişi kalın bağırsakta olur.

E.Histolytica enfeksiyonu sonrasında asemptomatik taşıyıcılık, dizanteri, kronik ishal ve bağırsak dışı doku absesi tabloları oluşabilir.

Taşıyıcılık durumunda, trofozoidler yalnızca intestinal lümende bulunur yani bağırsak duvarına invazyon yapmaz. Bağırsak duvarında herhangi bir zedelenme ve reaksiyon meydana getirmediği için bu kişiler, etrafa kist ve trofozit saçmalarına rağmen herhangi bir klinik belirti göstermezler.

Kistten trofozoid formuna geçen parazitin, mukozaya geçmesini ve diğer organlara yayılmasını sağlayan hücre dışı enzimler salgılaması sonucunda, parazitin kalın bağırsak çeperinde yarattığı etkiler nedeniyle, ateş ve bitkinliğin de eşlik ettiği şiddetli bir ishal yani amipli dizanteri tablosu oluşabilir. Böyle bir durumda dışkıda bol miktarda müküs, lökosit ve eritrosit bulunur.

Çok seyrek de olsa, bazen, amiplerin bağırsak duvarını geçerek karaciğer, beyin ve akciğer gibi bağırsak dışı organlara ulaşarak buralarda amip absesi adı verilen bir hastalık tablosu meydana getirmeleri de sözkonusu olabilir.

Genel olarak kistler şekilli dışkıda, trofozooitler ise yumuşak ve sıvı dışkıda bulunur.

Enfeksiyonu ağız yoluyla alınan olgun kistler gerçekleştirir.

Bu kistler, gıdalar, sular veya temiz olmayan ellerle ağıza ulaşır. Kistten trofozoid şekline dönüşme, ince bağırsakta gerçekleşir.

İnce bağırsakta serbest hale geçen trofozooitler, kalın bağırsağa giderek oraya yerleşir. İntestinal amebiazis teşhisi amacıyla, dışkının mikroskopik incelemesi ve dışkıda amip antijeni araştırması yapılabilir.

Taze dışkı örnekleri kullanılarak hazırlanan preparatların incelenmesi sırasında, E. histolytica ve E. dispar kistleri 1–3 nükleus bulunduğu halde, olgun hale gelmiş kistler 4 nükleus içerir.

Trofozoid formlar ise tek nükleusludur.

Değerlendirme :

Mikroskopik inceleme sonucunda, semptomatik kişilerde Entamoeba kistlerinin görülmesi, şikâyetlerin amebiazis ile ilişkili olabileceğini düşündürür. Ancak, Entamoeba enfeksiyonlarının yaklaşık %90 kadarının E. dispar tarafından meydana getirildiği ve E. histolytica vakalarının yalnızca %10 kadarının semptomatik olduğu dikkate alınırsa, genel sağlık kontrolü kapsamında entamoeba kistlerine rastlanması mümkündür.

Mikroskopik özelliklerine dayanılarak E. dispar ile E. histolytica arasında ayrım yapmak mümkün değildir.

Ancak, invazif intestinal amebiazis vakalarında, fagosite edilmiş eritrosit içeren entamoeba trofozoid formlarının görülmesi, E. histolytica bulunma olasılığını destekleyen bir bulgu olarak kabul edilir.

Bunun dışında, bu iki entamoeba türü arasında ayrım yapabilmek için, antikor testlerine veya spesifik antijen testlerine yönelmek gerekecektir.

E. histolytica’nın sorumlu olduğu, 7 günden daha uzun süren semptomatik amebiazis vakalarının %95’inden fazlasında ve asemptomatik kronik taşıyıcıların önemli bir kısmında amip antikorları pozitifleşmekte, buna karşılık E. dispar enfeksiyonlarında sonuç hiçbir zaman pozitif hale gelmemektedir.

Numune:

Gaita örneği, tercihen laboratuvarda verilmeli ve vakit geçirilmeden incelemeye tabi tutulmalıdır.

Numunenin laboratuvarda alınması mümkün olamıyorsa, laboratuvara temiz ağzı kapaklı bir kap içinde ve vakit geçirmeden ulaştırılmalıdır.

Soğuk ortamla temas eden ve beklemiş numunelerde, teşhis açısından çok değerli olan trofozoid formlar görülmesi mümkün olmaz.

Aynı örnekten amip antijeni (E. histolytica/dispar) veya daha spesifik olarak E. histolytica antijeni çalışmalarının da yapılması mümkündür.

Referans değer:

Negatif.

 

Etiketler:

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.